Türkiye'de koronavirüs tedbirleri çerçevesinde restoran ve kafelerin çalışmasına kısıtlama getirilmişti. Yeme-içme sektöründe çalışanlar yeteri kadar ekonomik destek alamadığından yakınmaktadırlar. İşletmeler sadece paket servisi yaparak ayakta durmaya çalışıyorlar.  Koronavirüs tedbirleri kapsamında alınan kararlara göre restoran, lokanta, pastane, kafe, kafeterya gibi yeme-içme yerleri 10.00-20.00 saatleri arasında sadece paket servis ve gel-al hizmeti veriyor. Şanlıurfalı işletme sahipleri pandemi sürecinde büyük zarara uğradıklarını belirterek, bir an önce işletmelerin açılması ve destek sağlanması gerektiğini belirtiler.
“KORONAVİRÜS EKONOMİK AÇIDAN BİZİ ÇOK ETKİLEDİ”
Pandemi sürecinde ekonomik olarak büyük zarara uğradıklarını belirten işletmeci Veysel Demir, “Esnafım, çocukluğumdan beri çalışıyorum. Koronavirüs ekonomik açıdan bizi çok etkiledi. Pandemi elimizde olan bir şey değil, dünya çapında sorun oluşturduğu için bir şey diyemiyoruz.  Devletimizle birlikte bizde elimize taşın altına koyuyoruz. Ekonomik olarak şuan iyi değiliz. Bu hastalığı elbirliğiyle atlatmaya çalışıyoruz. Covid-19 nedeniyle sadece paket servisi yapıyoruz. Şanlıurfa’da 15 ila 20 bin iş yeri kira ödemesi var. Bugün bir elektrik faturası bin liradan fazla geliyor. İşletmelerin açılmasını istiyoruz. Pandemi kuralları çerçevesinde işletmeler açılmalı. Pandemi döneminde kongreler yapılıyor. Film setlerinde birçok insan var ama esnafa sıra gelince hastalık var deniliyor. İşletmelere düzenleme getirilsin. İşletmelerde 5 kişi değil de 2 kişi otursun” dedi.
“KORONAVİRÜS SÜRECİNDE 450 BİN TL’LİK ZARARIMIZ OLDU”
Kafe işletmecisi Murat Arslan ise “8 yıldır işletmecilik yapıyorum. Koronavirüs sürecinde 450 bin liralık zararımız oluştu. Zararımız halada katlanıyor. Karşılıksız bir zarardır. Zararımızın giderilmesi yıllarımızı alır. Pandemi sürecinde işletme ve kafelerde istihdam ve iş gücü olarak azalma oldu. İşletmemizi büyütmek için çaba sarf ediyorduk, pandemi süreci araya girince yapamadık. Elimizdeki olandan da azalmaya gittik. Ben geçen gün tartışma programlarında da gördüm. 135 Milyar TL’lik büyük bir cirosu olan bu sektörde paket servisiyle yüzde 3 ila 5’lik kısmını karşılıyor. Devletimiz şimdiye kadar bize bin liralık gelir desteği verdi. Bir fabrikada 2 bin-3 bin kişi çalışıyor. Hastane yemekhanelerinde bir anda yüzlerce insan yemek yiyor. Bilim kurulu tıbbi olarak işlev gösteriyor. Bu işin ekonomik boyutuna çok bakmıyor. Biz üç aydır kapalıyız. Vaka sayıları artış veya azalış çokta bizimle ilgili değilmiş. Bilim kurulu üyeleri 28 gün boyunca bütün işletmeleri, tesisleri, şehirlerarası gidiş gelişleri kapatırsa pandemide bu şekil etkili olunur. Ben kapalıyım ama oteller açık. Buralarda korona bulaşmıyor mu?  Madem bu yerler kapatılmıyor, öyleyse bizim işletmeleri de kapatmasınlar. Benim geleceğim de söz konusudur. Ben bir birey olarak hakkımı sosyal devlet ilkesine göre de talep ediyorum” diye konuştu.

BİHA